Gerçek Adet Yokluğu
Bu grupta incelenen âdet kanamasının olmayışı durumları her zaman hastalık niteliği taşımaz. Bir kısmı fizyolojik olaylarla ilgilidir :1 — Bulûğdan önceki dönemde âdetin görülmemesi tamamen normal bir olaydır. Hormonlar daha henüz düşük seviyede bulunduğundan yumurtalıkları uyaramaz. îlk âdet ırklara ve ülkelerin bulundukları yere göre değişiklikler göstermekle birlikte ortalama 11 ile 16 yaşları arasında başlar. Bazı tropikal ülkelerin genç kızlarında 10 yaşında başlayabilir.
Hiç âdet görmeye başlamamış bir kişide birincil bir a-menoreden söz edilir. Buna karşılık, daha önce âdet görmüş ama, sonradan herhangi bir nedenle âdetleri durmuş olan bir kadında ikincil amenoreden söz etmek gerekir. Âdetleri yeni başlayan bir genç kızda, gerçek bir hastalığın varlığına karar vermeden önce, bu dönemin birkaç yıl daha uzayabileceğini düşünmeli ve herhangi bir hormon tedavisi yapmaktan kaçınmalı. Buna karşılık bazı anneler de bir hekime götürmeden önce, kızlarının 17 ya da 18 yaşma gelmesini bekler. Bu da pek doğru değildir. Birincil amenore şikâyeti olan kızlarda genellikle çocuksu bir ruhsal yapı vardır. Yetiştirilmeleri, erken olgunlaşan genç kızlardan çok daha kolaydır.
2 — Gebelik sırasında bol olarak ortaya çıkan bazı hormonların etkisiyle görülen âdet yokluğu, daha önce de söz ettiğimiz gibi, gebeliğin en erken bir belirtisi ve en doğal bir sonucudur.
3 — Emziklilik devresindeki annelerin büyük bir kısmında da âdetlere rastlanmaz. Bu aslında tamamen fizyolojik bir olaydır ama, emzirmenin çok uzun sürmesi halinde rahimde bozukluğa sebep olarak bir daha geri dönmeyecek bir hastalığa ve sonucunda âdet yokluğuna götürebilir. Batıl bir düşüncenin sonucu olarak erkek çocuklara 2 yıl süreyle süt emzirenler vardır. Bu. özellikle köylüler arasında kökleşmiş bir gelenek halindedir. Bu düşüncenin çocuk yönünden bir yararı olmamasının yanı sıra anne sağlığı için de ne kadar zararlı olacağı açıktır.
4 — Yaş dönümü de gene fizyolojik bir olaydır. Burada da ırk ve aile farklarıyla ilgili olarak âdet kesilmesine 45-50 yaşlar arasında rastlanır. Âdetler tam olarak kesilmeden önce 3-6 aylık gecikmeler görülebilir. Bu konuya yeniden dönülecektir.
Şimdi âdet yokluğu ya da amenorenin bir başka bölümüne yani belirli bir hastalık haliyle ilgili olanlarına geçelim:
1 — Menenjit, kafatası kırıkları, beyin humması gibi hastalıklar, sıkıntı ile birlikte olan birçok akıl hastalıklarında âdet yokluğu halleri görülür.
2 — Hipofiz beziyle ilgili bazı hastalıklarda, hipofiz bezinden kaynağını alan urlarda da amenorelere rastlanmaktadır.
3 — Bazı amenoreler yumurtalık hormonlarının az ya da çok oluşuyla ilgilidir.
4 — Rahimle ilgili birtakım amenore durumları vardır. Burada rahmin doğuştan olan gelişme ve şekil bozukluklarının yanı sıra örneğin tüberküloz, ateşle seyreden ağır doğumlar, sık sık tekrarlanan çocuk düşürmeler ya da tedavi amacıyla yapılan kürtajlar, rahim içine ilâç verme gibi hırpalayıcı durumlar söz konusudur.
5 — Tiroid bezinin aşırı çalışmasında amenore sık görüldüğü gibi öteki iç salgı bezlerinin hastalıklarında da âdet yokluğuna rastlanmaktadır. Beslenme bozuklukları, şeker hastalığı, verem, tifüs, zatürree gibi hastalıklar, birçok bulaşıcı hastalık, sıtma, derin kansızlıklar, böbrek ve kalp hastalıkları da birer amenore nedeni de olabilir.
Özellikle tütün ve kurşun işlerinde çalışan kadınlarda görülen yavaş ama, uzun süren zehirlenmelerde, alkol, morfin gibi maddelerin alışkanlıklarında da âdet yokluğuna sıklıkla rastlamak mümkündür.
0 yorum:
Yorum Gönder