B Vitaminleri
Vitamin B1: Jansen ve Donath tarafından 1926 yılında saf billurlar şeklinde elde edilmiştir. Williams ve çalışma arkadaşları aynı vitamini 1936′da yapay olarak ürettiler. Kimyasal yapısı nedeni ile tiamin adını verdiler. Tiamin beyaz, billursu, bir bileşiktir. Isıya dayanıklıdır ve suda erir. En çok tahıl, karaciğer, bira mayası, kalp, böbrek ve cevizde bulunur. İnsanlar için günlük ihtiyaç 1,5 — 2,5 miligramdır. Tiamin-siz beslenen (kabuksuz pirinç) güvercinler uçamaz, yürüyemez. Yemek yeme isteği azalır. Felçler olur. İnsanlarda beriberi hastalığı meydana gelir. Uzakdoğu ülkelerinde sik görülür. Hastalığın genel belirtileri arasında, sinirlerin duyu ve motor bozukluğu (Polinevrit), kalp – damar bozuklukları ve ödemdir. Hastalığın başlangıcında halsizlik, yorgunluk vardır. Bunlara baş ağrı ve dönmesi eklenir. Sonra da mide ve bağırsaklarla ilgili belirtiler ortaya çıkar. Beriberi hastalığına süt çocuklarında sıkça rastlanır, özellikle beriberili annelerin sütleri ile beslenen çocuklarda hastalık yaygındır. Bu tip çocuklarda vücutta sertlik, idrar azalması, halsizlik, ödem, kalbin genişlemesi, düzgün olmayan nabız atışlarf görülür. Ülkemizde hemen hiç görülmez.
Vitamin B2 (Ribolavin): İlk kez 1933 yılında Kuhn tarafından ayrılmıştır. Bu ayırmada yumurta, süt ve maya kullanılmıştır. 1935′ten sonra da Kuhn ve Karrer tarafından yapay olarak elde edilmiştir. Riboflavin, portakal sarısı renginde, billursu bir maddedir. Isıya dayanıklıdır. 100 derecenin üzerinde yok olmaz, ancak adi ve ultraviyole ışınlarının etkisiyle kolayca harap olur. Riboflavin bitki ve hayvansal organizmalarda yaygın halde bulunur. En zengin kaynaklar, et, süt peynir, kalp, karaciğer, böbrek, yumurta, yeşil yapraklı bitkiler, maya ve tahıllardır. Eksikliğinde deri incelmesi, dudaklarda çatlaklar olur. Dil kırmızı menekşe bir renk alır. Papiller genişler, yâssılaşır ve üzerinde çatlaklar meydana gelir. Riboflavin eksikliğinde en hassas organ, gözdür. Korneada damarlarıma, kaşıntı, ışıktan etkilenme, aşırı göz yaşı salgılanması görülür. Özellikle süt çocuklarında büyüme duraklar, kilo kaybı ve deride gerginlik meydana gelir. Hastalık tedavileri hekim kontrolünde yapılmalıdır.
Vitamin B3 (PP Vitamini nikotinik asit): Nikotinik asitin 1937 yılında faydalı olduğu anlaşıldı. Hafif ekşi, billursu bir tozdur. Suda erir. Canlı dokularda daha çok amidi olan nikotinamid olarak bulunur. En çok karaciğer, kalp, et, bira mayası ve mantarda vardır. Vitamin B3 yetmezliğinde, pellagra hastalığı meydana gelir. Hastalığın belirtileri deride ve sinir sisteminde kendini gösterir. Önce iştahsızlık, karında ağrı, dilde, kızartı ve yanma meydana gelir. Bunlara ağız, dil ve diş iltihapları ile mide, bağırsak iltihabı da katılır. Şiddetli karın ağrıları, isha^ sık görülen durumlardır. Deride haraplanmalar olur. Sertleşir, kızanr, kabuklanır ve çatlaklar meydana gelir. Pellagralılarda sinirsel ve ruhsal bozukluklar olur. En önemlisi deliriumdur. Hastalara yeter miktarda niacin ve niacinamid verilirse kısa sürede düzeldikleri görülür. Pellegra, mısırla beslenen insanlarda da görülür. Günlük ihtiyaç 15-20 miligramdır.
İnositol: B Kompleksi vitaminlerinden suda eriyenj renksiz billurlardır. İnositol bitki ve hayvansal dokularda çok yaygın olarak bulunur. Tahıl, meyvalar, sebzeler, özellikle ceviz, inositol yönünden zengindir. Hayvansal dokulardan karaciğer, böbrek, kalp, dalak, beyin ve testiste bulunur. Barsaklardaki emilimi düzenler. Karaciğer yağlanmalarını önler. Saçların normal şekilde uzamaları, kasların gelişmesinde de etkisi vardır. Günlük inositol miktarı belli olmamakla birlikte 2500 kalori alan bir insan için 1 ?ram olarak düşünülmektedir. Kolinde bulunan özellikler taşıdığı için, tedavide onunla birlikte verilir.
Vitamin B5 (Pantotenik asit): En çok karaciğer, böbrek, maya ve yumurta sarısında bulunur. Balda bol miktarda pantotenik asit vardır. Günlük ihtiyaç,9-12 mg. dolayındadır. Çocuklarda B 5 vitamini eksikliğinde saç dökülmesi, uçuk, karaciğer yetmezliği, el ve ayaklarda karıncalaş malar görülür.
Vitamin B6 (Pir oksidin): Vitamin B6, hayvan ve bitkisel besinlerde yaygın bulunur. En zengin olanları buğday, pirinç kabuğu, mısır ve bira mayasıdır. Et ve balıkta orta derecede, süt, yumurta ve yeşil yapraklı sebzelerde oldukça azdır. Suda erir. Günlük ihtiyaç 1 – 2 miligramdır. İnsanlar, da B6 vitamini eksikliğine ait tipik belirtiler saptanmamakla birlikte beriberi ve pellagra hastalıklarında, görülen sinirlilik, uykusuzluk, karın ağrıları, yorgunluk gibi durumlarda vitamini almakla düzelme görüldüğü bilinmektedir. Gebelik sırasında görülen bulantı ve kusma, B 6 vitamini ile yok edilir.
Vitamin B12: Son bulunan vitaminlerdendir. Kırmızı renkte, biilurlu bir bileşiktir. Süt tozu, balık eti, sığır ve piliç karaciğeri, mantar, pazı, peynir, sığır böbreği, yumurta sarısı ve koyun etinde bulunur. Vitamin B 12′-nin başarı ile kullanıldığı hastalık anemidir. Kan oluşumu bozuklukları düzelir. Sinirsel belirtiler ortadan kalkar. Hastada belirgin bir iyileşme görülür.
Vitamin B11 (Folik asit): Folik asit, organizmanın bütün hücreleri için gerekli bir B kompleksidir. Suda eriyen turuncu billurlar halindedir. Bira mayasında, böbrekte, karaciğerde, ıspanakda, yeşil yapraklarda ve mantarda boldur. Bu grup vitaminlerin en etkilisidir. Etki alanı kan hücrelerinin oluşması ve eritrositlerin olgunlaşmasıdır. Folik asit vitiamin ve tiamidin meydana gelmesinde katalizör olarak görev alır. Folik asit mide-Bağırsak mukozasının normal çalışmasında gereklidir.
0 yorum:
Yorum Gönder